Kasabadan Yazdır
Administrator tarafından yazıldı.   
Çarşamba, 10 Haziran 2009 19:14
Kasabamızın En Yaşlı Erkegi
.
Kasabamızın en yaşlı erkeğinin bize gelen birçok mail‘den sonra Halit Kocaöz oldugunu tesbit Ettik. Miladi 1909 yılında Ozancık'ta dünyaya gelmiştir. Toplam 3 evlilik yapmış; bunlardan üçü erkek ve beşi kız 9 çocugu vardır. Torununun Torununu görmüştür. Yaşamını Ozancık´da sürdürmektedir.

Kasabamızın En Yaşlı Kadını

Kasabamızın En Yaşlı 2.ci Erkegi

Kasabamızın en yaşlı kadını Beyaz Kocaöz Allahin Rahmetine Kavuştugu icin (Mekanı Cennet Olsun) bu bölüm şuan icin boş. Bize Kasabamizin en yaşlı kadınını bildirirseniz burada yayınlayacagız.

Kasabamızın en yaşlı 2.ci erkeği Bektaş Kocaöz.
Hicri 1337, Miladi 1918 yılında Ozancık'ta dünyaya gelmiştir.
Yaşamını Viyana/Avusturya´da sürdürmektedir.
.

KABiLE iSIMLERi OZANCIK BEDDUALARI BÖLGE iSiMLERi
Çat
Çolak
Çöl
Dabanlı
Demirci
Düzgen
Güzel
Güvercin
Kapan
Kara
Kavurmacı
Kaynak
Kızkapan
Koç
Kocaöz
Köse
Köseer
Kula
Kunduracı
Kuruöz
Kurt
Maktuoglu
Öztekin
Tekin
Turunç
Ünal
Yazgı
Ha Huuuuuuuuuuuuu…
Atları batasıca
Allahın gazabına uğrayasıca.
Beni unutup başı derdine düşesice.
Boynu altında kalasıca.
Boyları devrilesice.
Ciğerinden tutulasıca.
Doğuramıyasıca
Ekmek tavşan sen bir tazı, kovala kovala ama yakalayama.
Ekmek bulamayasıca.
Gabirinde kokasıca.
Gittiği yerden gelemiyesice
Günyüzü göremiyesice.
İrişmiyesice.
Karaciğerinden yanasıca.
Kara yollara gidesice.
Kanları altına akasıca.
Kara dertlere tutulasıca.
Kazandığını tadıyla yiyemiyesice.
Tadını bulamayasıca.
Töremiyesice.
Yaşları kara yerden gelesice.
Yattığı yer yün tarağı olasıca.
Ağdaşlı
Arpatarlası
Boruhluyazı
Burnuböyük
Buzalıhlıburun
Buğuldek
Burunağal
Çallıbil
Çelikgaya
Çorah
Dabanyir
Delihasangayası
Dede
Depeyol
Duzgayası
Ersele
Garamustafa
Gazangaya
Gırtıllıburun
Gopınar
Guyununseki
Guvarhac
Gucükburnu
Hotugunöz
İşşekdepesi
Karaağıl
Ketir
Mera
Musluh
Muratdepesi
Soola
Öz
Tahırdahdaş
Yanalama
Zarekdepesi

OZANCIK SÖZLÜGÜ

A
Allahaimme
: (Kadınların birbirlerine yaptıkları espriden sonra söyledikleri laf)
Atlarıbatasıca: ( Annelerin oğullarına kızdıkları zaman söyledikleri laf)
Anadut: (Buğday sapını taşımak için kullanılan bir alet)
Abicil : (Küçük kabak)
Ahıtmah: (Küçük çiş yapmak)
Asbap: (Elbise, Giyecek)
Ağazbaa: (Çuvalları bağlamak için kulanılan ip)
Ame: (Bir tahıl ölçeği)
Amel: (ishal)
Apahla: (Beyaz Fasülye)
Aralıh : (Grip, nezle gibi hastalıkların adı)
Ariysin: (Yarasa)
Acer: (Yeni)
Anadanürüyan: (Çıplak)
Apapbaa: (Beyaz renk)
Avara : (İşi olmayan boş gezer)
Azzıh: (Biryere giderken beraberinde götürülen yiyecek)
B
Bağdamaçgurmah
: (Bacakları birleştirip oturmak.)
Beccik : (Köpek, it)
Bibi : ( Hala, babanın kız kardeşi)
Bürnek : (Başörtüsü)
Bilik: (Hindi)
Büelek: (Arıya benzer hayvanları ısıran vede çok acı veren bir böcek)
Baartlah: (Güvercin büyüklüğünde bir kuş)
Buarsıh: (Bağırsak)
Bostangapcığı : (Karpuz kabuğu)
Buvasah : (Çiftleşmek isteyen inek)
Bulamaç: ( Pekmezliside olur, aasını yeni doğum yapmışa pişirirler)
Bocut: (Testinin küçüğü)
Boduh: (Malak, camız yavrusu)
C-Ç
Çalhamaç
: (Ayran)
Çanahçatladan : (Bir tür cacık yeşillik)
Çetik : (Plastik çocuk ayakkabısı.)
Cücük : (Civciv)
Carı : (Hızlı, çabuk.)
Cazı : (Genelde kaynanalar için kulanılan bir laf.)
Çıtlıh: (Birtür cacık yeşillik)
Çömçe : (Kepçe, yemek konulan tahta yada metalden büyükçe kaşık.)
Çorbis : (Çocuk oyunlarında pişmanlık yada vazgeçme sonucu söylenen laf.)
Çebis : (Oğlakla keçi arası.)
Çerelmek: (Kıskanmak, fazla ot yiyen küçükbaş hayvanlarda başlayan hazımsızlık)
Cırcır: (Çocukların sürdükleri yuvarlak metal oyuncak)
Çitlek: (Çekirdek)
Cife: (Küfüre benzeyenkızgınlık sözü)
Cırıh: (Bir yabani kuş yada gocahalhalı)
Cingan: (Çingene)
Care: (Sigara)
Cerek: (Biraz irice tahta paçası)
Cingil: ( Aliminyum yoğurt kabı)
Cıncıh: (Kırık çömlek parcaçıkları)
Çitilgi: (Ateşi yakmak tutuşturmak için çör çöp)
Cılbah:( Çıplak)
Cingi: (Sert taş)
Çimmek: (Yıkanmak, yüzmek)
Çörten: ( Damlardan suların akması için yapılan su akıtma borusu)
D
Dabaz: (Vücutta oluşan kabarıklık ve kaşıntı.)
Dattiri : (Kısa don)
Delmegazah: (Yelek, Süeter)
Dembestaa: (Yıpranmış, harap olmuş)
Dimi: (Kadınların giydiği , genelde 4 metre 15 santim kumaştan yapılan giyecek)
Dellaamber: (Ayçiçeği)
Damtuvallaa:(Toprak damlı evlerin toprağını sıkıştırmak için yapılmış taştan silindir)
Dişirici: (Dilenci)
Devşinmek: (Can sıkıntısı sonucu yapılan hareket)
Dümbelek: (Darbuka)
Dımbırtı: (Çalgı müzik)
Diigele: (Biraz uzunca insan)
E
Ebemböcügü
: (Uğurböceği)
Emcekli : (Genelde ergenlik yaşındaki kızlara denilen bir laf)
Eoo: ( Kadınların kocalarına hitap şekli, aradaki mesefe uzadıkça ooo harfleri çoğalır.
Erinmek: (Üşenmek, canı istememek)
Evraac: (Ekmek pişirme aleti)
F
Firek
: (Domates)
Fasla: (Bir kabak yemeği)
G
Ganime
. (Çok, bayağı çok)
Gabahdölü: (Tazekabaktan yapılmış bir yemek, sarmısaklısı çok güzeldir)
Ganafer: (Kalorifer)
Gamga : ( Küçük tahta parçası)
Ganere : (Köpek yavrularının toplu adı. (Ama tabiki bu kelime farklı kullanılıyor.))
Gararaçor : (Annelerin çocuklarının bir şeyi isteme yada yapma israrına dayanamayıp söyledikleri laf.)
Gavata : (Küçük teneke, yaşlıların akşam içine küçük çişlerini yaptıkları genelde zeytinyağı tenekesinden yapılmış kutu.)
Gazayaa : (Marula benzeyen ve dere kenarlarında yetişen bir bitki.)
Geberyatlıh: (Yatmadan geceyarısı yenen yemek)
Gırhlıh: (Koyunların yünlerini kesmek için kullanılan makasa benzer bir alet.)
Gırhmah: (Koyun tüylerini yada insan saçlarını kesmek, saç tıraşı.)
Gımçıtmah : (Bir bitkiyi topraktan köküyle çıkarmak isterken istemeyerek koparmak.)
Gırmagırmah : (Arpayı hayvanların yemesi için irice öğütmek.)
Gomuk : (İnce çamur)
Gupurtü : (Ses, gürültü)
Gurudökmek : (Üzümleri toplayıp güneş altına kuruması için sermek.)
Gulluh : (Çelik- çomak oyununda kullanılan küçük çukur.)
Gora : (Eski kapıların iç kısımlarında bulunan ve güvenlik için kullanılan kapı kilidi.)
Gudukmotur : (Romörksüz Traktör)
Gurzatmah : (Birilerine kızgınlık sonucu inadına dolaşmak, gezmek.)
Goruşük : (Eskiden nişanlı gençlerin birbirleriyle gizli buluşmaları.)
Gukguk: (Birtür cacık yeşillik
Gürdükme: (Genç kızların birbiri aralarında yaptıkları fiziksel şakalar)
Guum: (Aliminyumdan yapılmıs su tasımak için kullanılan kab.)
Guşaane: (Tencere)
Guvaan: (Arıya benzer ısıran bir böcek)
Gatıhdamı: (Yiyecek erzak konulan oda)
Gudül: (Boyu kısa insanlara denilen laf)
Gidi : (Şerefsiz, onursuz kişiler için kullanılan laf)
Gılıh: ( insanların fiziksek durumu, Gılıgına düşmek.)
Gıptı: (Cimri)
Gazocaa: (Gazla yanan bir aydınlatma yada pişirme aracı)
Guymah: (Yeni doğum yapmışa pişirilen bulamaç, muhallebi)
Günaşi: (Güneşin ısıttığı duvar dibi)
Gızii: (Birisinin üzüldüğünde söylediği laf; gızii ciyerimi yahdı.
Gırıh: (Cinsel arzularını tatmin etmek için bir kadının kapısına dayanan)
Guvaa: (Damat)
Güre: (Çiftleşmek isteyen Esek)
Gızan: (Çiftleşmek isteyen Köpek)
Gurh: (Cicciv çıkarma dönemine girmiş tavuk)
Gupa: (Çaybardağı)
Gumgumu: (Birtür sürüngen)
H
Hacana
: (Dedikoducu, laf taşıyan.)
Havasolmak : (Aşık olmak.)
Haft: (Kücük havuz)
Hoppanacah : (Tattaravelli.)
Hotuh : (Sümük)
Halahacıbozmac: (Çizgi oyunu)
Haremzede: (Yaramaz çocuk)
Hıra : (Yaşını fazla göstermeyenlere denir.)
Hilikmek: (Deli divane koşmak)
Harisimek: (Dalaşmak, şakalaşmak)
Halezede: (Kendiliğinden çıkan arpa buğday vs. Bitki)
Hüdü: (Yabanı bir kuş)
Horaz: (Horoz)
Helke: (Bakracın küçüğü)
I
İlaane
: (Lahana)
Istafırtöybe: (Estağfurullah.)
İlaan: ( Leğen)
İzbet: (Hastalıklı, büyümemiş koyun)
İlenger: (Leğenin biraz daha büyüğü)
Irbıh: (İbrik)
İrmanı : (Ermeni)
Iskarpin: (Kundura, ayakkabı)
İpdi: (Önce, ipdi allah sona sana amanetin ipdisi)
K
Keskenmek
: (Birine vurmak için gard almak.)
Kizmek : (Morali bozuk bir şekilde sert bakmak.)
Kirti : (Sevimsiz kız çocuklarına söylenir)
Kiyiş : (Tam olarak anlamının ne olduğu bilinmeyen halk arasında kullanılan bir küfür.)
Küssük : (Kapıların arkasına dayanan ve emniyet için kullanılan demirden yada ağaçtan sopa.)
Kumpür : (Patates)
Kusgüç : (Çiğdem kazmak için yapılmış ağaçtan kazık, şiş)
Kiri: (Eşek yavrusu)
Kuflü: (Dişleri bakımsız insanlar için kullanılan bir laf)
Kombe: (Fırınlı sobada yapılan börek.)
Kup: (Çömlek)
Kelle: (Boyun)
Kefek: (Yumuşak taş)
Kerme: (Koyun ahırlarından çıkarılan sertleşmiş koyun pisliği)
Kıhah: (Taze koyun pisliği)
Kobelek: (Mantar)
L
Lalli
: (Laaat canını ala gevur lallinin lallisi)
M
Malgormek
: (Ahırda hayvanların bakım ve temizliğini yapmak)
Mayalı :( Saçta pişirilen yuvarlak açık çörek.)
Mayasır : (Poponun pişmesi sonucu oluşan bir hastalık.)
Mittirik: (Ufak tefek insanlara söylenen laf)
Milçan : (Kızların dantel yada oya ördükleri metalden yapılan alet.)
Möhlüz : (Havalı umursamaz düşüncesiz.)
Mangış: (Tam olarak anlamının ne olduğu bilinmeyen halk arasında kullanılan bir küfür.)
Malamat: (Rezil olmak)
Mayahoşu: (Ekşimsi meyve)
Mirili: ( Sorumsuz aklı bir karış havadaki genç kız)
Matcalı: (Hasta bakımsız insan)
Mintan: (Gömlek)
Mintah: (Bulaşık Deterjanı)
Maa: (Epeyce kalın vede uzun dal parçası)
Metel: (Masal)
Malihülle: (Düşünme, sessiz hesap)
Mucuk : (Taşı ayakla itmek suretiyle oynanan bir oyum)
N
Nuzlainmek
: (Aşırı üzüntü sonucu felç olmak.)
Nörüyon : (Neyapıyon)
O
Obıyaşı
: (Ayıp, çok ayıp)
Ocahlıh: (Ocaklık, ekmek pişirilen yer)
Ohamitmek : (Sinirlendirmek, usandırmak.)
Ohlaa: (Oklova)
Ohra : (İzbet bakımsız danaların deri altlarında oluşan şişlik.)

Ö
Örk
: (Eşeklerin kaçmamasi için bağlanan ip)
P
Pazen
: (Birtür kumaş)
Pahla: (Fasülye)
Pahrac: (Su taşınan aliminyum kab)
Pezzik : (Bir pancar yemeği ismi)
Pıtırah: (Elbiseye yapışan küçük dikenli bitki.)
Piyik : (Pijama yada donlarda paça.)
Potun : (Lastikten yapılmış erkek ayakkabısı)
çcük : (Popo, basen.)
Püskurüt: (Bisküvi)
Pürçek : (Kakül, saçın öntarafı. Pürçek tutmak; Kadınların fiziksel intikam yemini.)
Püssük: (Kedi)
Pürçüklü: (Havuç)
Pişkir: (Havlu)
Pice: (Pencere)
Pindir: (Peynir)
Pambıhlı: (Kocakarı giyeceği, yaz ayında bile çıkarmazlar.
Patese: (Patates)
Pirket: (Birtür inşaat malzemesi, biriket)
S-Ş
Sadirazem
: (Birtür lokum.)
Sahıldamak : (Ani el kol hareketlerine karış fiziksel tepki vermek.)
Satlıcan: (Zatürre yada daha kötü bir hastalık)
Septirmek : (Çiş yapmak)
Seklem : (Tam dolu olmayan )
Sekdelemeç : (Tek ayak üzerinde sekilerek oynanan bir oyun.)
Sidiraneke : (Boyu uzun irice olan insana denen laf.)
Şirane : (Pekmez yaparken üzümlerin sularını çıkarmak için taştan yapılmış küçük havuz.)
Sohum : (Lokma)
Soyha : (Can yanması sonucu, can yakan nesneye söylenen laf.)
Silanet : (Yanlı davranma, kayırma.)
Sızgıt: (Kavurma)
Şaplah: (Alkış, elçırpma)
Şettalı: (Olçum kadınlar için kullanılan bir laf)
Sıracalı: (Bakımsız insan)
Şişek: (Koyun olmak üzere olan hayvan)
Sini: ( Büyük tepsi, yemekten sonra toplamayı canı istemeyenlerin somyanın altına sürdükleri)
Somya: (Divan, kanepe)
Sahırga: (Kene)
Siyek: (Altına çişini kacıran ergenleşme dönemindeki kızlara söylenen laf)
Sapat: (Kuş sapanı)
Saşgı: (Tandırda ekmek pişirmek için yakılan sap saman.)
Sıdırıh: (Uzun dal parçası)
Şibidik: (Lastik terlik)
Sekemmik: (Merdiven)
Sinilemek: (Acıçeken köpek için kullanılan laf)
Suvat : (Yüz , çehre)

T
Taa
: ( Eski evlerde gizli zula bölüm)
Tehliz: (Büyükçe torba)
Töremiyesice : (Kızgınlık sonucu çocuklara söylenen bir laf.)
Torbadolduran: (Birtür cacık yeşillik
Tentene: (Dantel)
Tırman: (Tarlaları birbirinden ayıran )
Tırhınnı: (Zayıf bakımsız)
Tuluh: (Peynir konulan hayvan derisi, tulum)
Tohlu: (Kuzuluktan çıkmış, koyun olma, şisek olma yolunda ilerleyen hayvan)
Tusgaba: (Kaplumbağa)
Tumbuşmak : (Birazcık kestirmek için başı yastığa koymak.)
Tülemek : (Hayvanların tüy dökmesi)
Tömürüklü: (Sıkça öksürenlere söylenen laf)
Tıkırdak : (Koyunların boyunlarına takılan zil)
Tohya: (Lastik terlik)
Topalah: (Sulu köfte)
Tohaç: (Eskiden çamaşır yıkamak için yapılmış tahtadan alet)
Taygeldi: (Boşanmış kadının ikinci kez evlenirken birlikte getirdiği ilk kocasından olan çocuk)
U-Ü
Urus : (Rus)
Üvez: (Küçük sinekler topluluğu)
Üzlük :çük çömlek)
Uşluh : (İplik, iğneğe geçirilmek için hazırlanan)
Y
Yaalıh
: (Mendil)
Yafıdı . (Yahudi)
Yilpiz: (Örümcekağı)
Yircoce : (Sincaptan biraz daha büyük bir hayvan.)
Yusuklü: ( Topuklu lastikten yapılmış kadın ayakkabısı)
Yaarnı: (Sırt, omuz)
Yaşlarıgaralesice: (Atlarıbatasıcanın ağabeyi)
Yişillik: (Marul, maydonoz soğan vs.)
Yavşak: (Parazit, bitin biricik evladı)
Yarennik: (Şaka)
Yunmah: (Yıkanmak)
Yimlik : (Bir tür yeşillik, un için ayrılan buğday)
Z
Zavar
: (Köpeklere yemeleri için övütülmeye ayrılmış arpa buğday )
Zaar : (Kücük bir köpek türü.)
Zerdeli : (Kayısı.)
Zekaret : (Ağır hasta.)
Zibil : ( Berbat , pis)
Zırana: Ergenlik yaşını geçmiş delikanlı erkek.)
Ziyniissiz : (Safça düşüncesizse hareket eden insan)
Zembelek: (Eski oda kapılarındaki kilit arkası)

 

Son Güncelleme: Pazar, 13 Aralık 2009 02:34
  -